Tarihin Derinliklerinde Bir Şehir: Çorum

Anadolu’nun kalbinde yer alan Çorum, tarih boyunca pek çok uygarlığa ev sahipliği yapmış köklü bir şehirdir. M.Ö. 2000’li yıllarda bölgeye gelen Hititler burada güçlü bir devlet kurarak kendilerine “Hatti Ülkesi” adını vermişlerdir. Hititlerden sonra sırasıyla Frigler, Persler, Pontus Krallığı ve Bizans İmparatorluğu gibi çeşitli medeniyetlerin egemenliğine giren Çorum, bu dönemlerin izlerini hala taşımaktadır. Malazgirt Meydan Muharebesi ve Danişmentli fetihlerinin ardından şehir, Selçuklu ve daha sonra Osmanlı topraklarına katılmış; bu dönemlerden kalan eserlerle adeta yaşayan bir tarih müzesine dönüşmüştür.

1. Çorum Kalesi

Çorum’un tarihi yapılarından biri olan Çorum Kalesi, Evliya Çelebi’nin meşhur Seyahatname eserinde de yer alır. Her ne kadar yapılış tarihi kesin olarak bilinmese de, Evliya Çelebi kaleyi Selçuklu Sultanı II. Kılıç Arslan’a atfeder. Öte yandan 1800’lü yıllarda bölgeyi ziyaret eden Ainsworth, kaleyi Kanuni Sultan Süleyman dönemine ait olduğunu ileri sürmüştür. Kalenin yapımında Roma ve Bizans dönemlerinden kalma devşirme taşlar, moloz ve kesme taşlar kullanılmıştır. 1577 tarihli bazı belgeler ise yapının Bizans dönemine uzandığını ortaya koymaktadır. Kaleye girişte sağ ve sol tarafta iki oda bulunur; bunlardan biri muhafızlara, diğeri ise zindan olarak kullanılmıştır. Günümüzde kale içerisinde bir cami ile birlikte 42 konut ayakta kalmaya devam etmektedir. Kaleye şehir merkezinden kalkan toplu taşıma araçları ile kolaylıkla ulaşmak mümkündür.

2. Çorum Saat Kulesi

Çorum’un simgelerinden biri olan Saat Kulesi, hem mimarisiyle hem de tarihiyle dikkat çeker. İstanbul’daki Ali Suavi isyanını bastıran Yedisekiz Hasan Paşa’nın isteğiyle yaptırılmıştır. 1984 yılında halkın kullanımına açılan kule, minareyi andıran yapısıyla diğer saat kulelerinden ayrılır. Güney cephesinde yer alan kemerli giriş kapısı üzerinde 8 satırlık yazılı bir kitabe bulunur. Sarı kesme kum taşından inşa edilen kulenin tabanı sekizgen planlıdır ve yukarı doğru Türk üçgeni şeklinde bir geçişle devam eder. Kurşun kubbe ile örtülü olan yapının dört cephesinde saat kadranları yer alır. 81 basamakla çıkılan kule, 27,5 metre yüksekliği ile Osmancık, İskilip ve Gazi Caddelerini birbirine bağlayan merkezi bir noktada yer alır.

3. Alacahöyük Müzesi

1940 yılında açılan Alacahöyük Müzesi, Çorum’un zengin arkeolojik mirasını gözler önüne seriyor. Özellikle 1935 yılında Alacahöyük kazılarında ortaya çıkarılan eserler burada sergileniyor. Müzede Kalkolitik Çağ, Eski Tunç Çağı, Hitit ve Frig dönemlerine ait birçok eser ziyaretçileri bekliyor. Ayrıca Pazarlı Ören Yeri’nden çıkarılan Frig dönemi buluntuları da koleksiyonun önemli parçalarındandır. Helenistik, Roma, Bizans ve Selçuklu-Osmanlı dönemlerinden kalma tarihi kalıntılar, müzenin zenginliğini artıran unsurlar arasında yer alıyor.

4. Osmancık Kalesi

Osmancık Kalesi, tarihin farklı dönemlerinden izler taşıyan ve stratejik bir konuma sahip bir diğer önemli yapıdır. İlk olarak Bizans döneminde inşa edildiği düşünülen kale, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde de aktif olarak kullanılmış ve çeşitli onarımlardan geçmiştir. Kalın taş duvarları ile dikkat çeken yapı, savunma amacıyla yapılmış olup taş ve moloz malzemelerle inşa edilmiştir. Günümüzde koruma altına alınan kaleye yapılan ziyaretler, bölge tarihini daha derinlemesine anlamak açısından oldukça kıymetlidir.

5. Sıklık Tabiat Parkı

1992 yılında halkın kullanımına açılan ve 2009’da koruma altına alınan Sıklık Tabiat Parkı, Türkiye’de türünün ilk örneklerinden biridir. Geniş bir alan üzerine kurulan park, doğal güzellikleri ve zengin bitki örtüsü ile öne çıkar. Botanik bahçesinde 165 farklı türden 500’e yakın fidan yer almakta; bu sayede ziyaretçiler pek çok bitkiyi bir arada gözlemleme fırsatı bulmaktadır. Park içinde tanıtım merkezi, seyir kulesi, ahşap çay bahçesi, fauna tanıtım alanı, botanik bahçesi, kır lokantası ve çeşmeler bulunmaktadır. Fauna Tanıtım Alanı, karaca, geyik, yaban koyunu ve keçi gibi hayvan türlerini bir arada görmek isteyenler için eşsiz bir deneyim sunar.

Tarihi zenginlikleri ve doğal güzellikleriyle Çorum, hem kültürel hem de doğa turizmi açısından keşfedilmeyi bekleyen değerli bir hazinedir.