Marmara Bölgesi sınırları içerisinde yer almasına rağmen dört farklı bölgenin kesişiminde bulunan Bilecik, zengin tarihi geçmişi, doğal güzellikleri ve kültürel mirasıyla dikkat çeken bir şehir. Huzurlu atmosferi, yemyeşil vadileri ve köklü tarihi yapılarıyla Bilecik, adeta bir açık hava müzesini andırıyor. İşte bu nadide şehirde mutlaka görülmesi gereken bazı önemli yerler:

1. Ertuğrul Gazi Türbesi

Söğüt ilçesinde yer alan bu türbe, Osmanlı Devleti’nin kurucusu Ertuğrul Gazi’nin mezarının bulunduğu kutsal bir mekandır. Türbe ilk olarak oğlu Osman Gazi tarafından açık mezar şeklinde inşa edilmiş, daha sonra Çelebi Mehmet tarafından yapının üstü kapatılarak koruma altına alınmıştır. 1886’da II. Abdülhamid tarafından onarılan türbe, bugünkü görünümüne kavuşmuştur. Türbenin çevresinde, Osmanlı’nın ilk dönemlerinde mücadele vermiş pek çok önemli ismin mezarları da yer alır.

Türbe, sekizgen planlı ve klasik Osmanlı mimarisi izleri taşıyan yapısıyla göz doldurur. İçeride Ertuğrul Gazi’nin sandukası, zırhı, kılıcı ve kalkanı sergilenmektedir. Girişte alp kıyafetli askerlerin tuttuğu nöbet, ziyaretçilere tarihi bir atmosfer sunar. Duvarlarında Kurtuluş Savaşı döneminden kalan kurşun izlerini görmek de mümkündür. TRT’de yayınlanan "Diriliş Ertuğrul" dizisinin ardından türbeye olan ilgi büyük oranda artmıştır.

2. Şeyh Edebali Türbesi

Bilecik şehir merkezinde yer alan bu türbe, Osmanlı’nın manevi kurucularından biri olarak kabul edilen Şeyh Edebali’ye aittir. Osman Gazi’nin kayınpederi olan Şeyh Edebali’nin türbesi, Orhan Gazi tarafından yaptırılmıştır. Zamanla bakımsız kalan yapı, 19. yüzyılda restore edilerek günümüze ulaşmıştır. Yakın zamanda yapılan yenilemelerle birlikte türbe alanına müze evi, cami ve dinlenme alanları da eklenmiştir.

Türbenin içerisinde Şeyh Edebali’nin kişisel eşyaları olan tesbih, kılıç ve diğer hatıraları sergilenmektedir. Türbe, ziyaretçilerine hem manevi huzur hem de tarihî bilgi sunan önemli bir noktadır.

3. Orhangazi Camii

Bilecik merkezde, Şeyh Edebali Türbesi’ne oldukça yakın konumda yer alan Orhangazi Camii, 1392 yılında Yıldırım Bayezid tarafından dedesi Orhan Gazi adına yaptırılmıştır. Osmanlı mimarisinde kubbeli cami anlayışının ilk örneklerinden olan bu yapı, kubbesinin kurşunla kaplanmış olması sebebiyle halk arasında "Kurşunlu Cami" olarak da bilinir.

Caminin dikkat çeken yönlerinden biri, ilk minaresinin ana binadan yaklaşık 30 metre uzaklıkta, bir kayanın üzerine inşa edilmiş olmasıdır. İki yanında yer alan ek minareler ise II. Abdülhamid dönemine aittir. 1970’li yıllarda restorasyon gören cami, halen ibadete açıktır ve Osmanlı mimarisinin erken dönemini yansıtan değerli yapılardan biridir.

4. Küçükelmalı Tabiat Parkı

Pazaryeri ilçesinde, Küçükelmalı köyü yakınlarında yer alan bu doğa harikası alan, 2011 yılında tabiat parkı olarak ilan edilmiştir. Parkın merkezinde bulunan 9 hektarlık Küçükelmalı Göleti, özellikle olta balıkçılığı için ideal bir ortam sunar. Etrafını saran kayın, karaçam ve meşe ağaçlarıyla çevrili ormanlık alan; yürüyüş, bisiklet sürme, yaban hayatı gözlemleme gibi aktiviteler için mükemmel bir doğa ortamı sağlar.

Ahşap köprüler, iskeleler, yürüyüş yolları, barbekü alanları ve dinlenme noktaları ile donatılan park, Eskişehir ve Bursa gibi büyük şehirlere yakınlığı sayesinde hafta sonu kaçamakları için ideal bir rota olarak öne çıkıyor.

5. Hamidiye Camii

Söğüt ilçesinde, Sultan II. Abdülhamid tarafından 1903-1905 yılları arasında yaptırılan Hamidiye Camii, Osmanlı’nın son dönem mimarisini yansıtan estetik bir yapıdır. Kare planlı, tek kubbeli ve çifte minareli olan caminin duvarları kırmızı kesme taşla, kubbesi ise kurşunla kaplanmıştır. Bu özelliğiyle halk arasında “Çifte Minareli Cami” olarak da bilinir.

Caminin iç süslemeleri arasında, Yıldız Çini Fabrikası’nda üretilmiş 11 hat levhası yer alır. Caminin yanında aynı dönemde yapılan idadi (ortaokul) ve darüleytam (yetim okulu) binaları da bulunur. Hamidiye Camii, Osmanlı’nın geç dönem mimarisini yansıtan yapısıyla hem tarihî hem sanatsal değeri yüksek bir eserdir.

6. Osmanlı Padişahları Tarih Şeridi

Bilecik merkezde, Şeyh Edebali Türbesi'nin hemen yanında yer alan bu açık hava müzesi niteliğindeki alan, 140 metre uzunluğunda ve 3,5 dönümlük bir arazi üzerine kurulmuştur. Burada Osmanlı Devleti'nin kurucusu Ertuğrul Gazi'den son padişah Vahdettin'e kadar 36 padişahın hayatı, icraatları ve dönemlerine dair bilgiler ziyaretçilere sunulmaktadır.

Dünyanın en uzun tarih şeridi olarak bilinen bu alan, Osmanlı’nın altı yüzyıllık tarihini gözler önüne sermesi bakımından oldukça etkileyicidir. Ziyaretçiler burada padişahların portrelerini, kazandıkları zaferleri, yaptırdıkları eserleri ve tarihî olayları detaylı şekilde öğrenme imkanı bulabilir.